Özellikle son zamanlarda hissettiğim kültürel boşluk, sosyal çevremde de beni bir hayli rahatsız etmeye başladı.
Boş konuları, boş geçirilen zamanları, boş tv yayınlarını gördükçe, en alakasız insanlar tarafından nasihatler dinledikçe, kaba saba konuşmanın ve davranmanın marifet bilindiğini fark ettikçe daha az konuda heyecan duymaya, daha az konuda kahkaha atmaya başladım.
Bu anlamda son günlerde kendimi iyi hissettiren iki dizi/filmden bahsetmek istiyorum.
Birincisi, özellikle Gülse Birsel'in zeka ve entelektüelliğine güvenerek gittiğim "Aile Bağları"nda yaşadığım hayal kırıklığından sonra, Leyla ile Mecnun'dan iyi bildiğimiz Ali Atay'ın zeka ve espri kafasına istinaden şansımı ikinci kez denediğim "Ölümlü Dünya". Leyla ile Mecnun'u izleyen, o kafayı bilen ve absürdlüğüne eğlenen çoğu kişi için oldukça komik olmuş. Üstelik fragmanına gülmemiştim. Sadece biraz yeni başlayan bir dizinin ilk bölümü gibi bir izlenimi var. Dipnot olsun.
Diğeri de bilime olan heyecanımı artıran, "The Big Bang Theory"den bildiğimiz Sheldon'ın çocukluğunu anlatan dizi "Young Sheldon". Diziyi bizzat seslendirdiği için daha da eğlenceli bir hal almış. 80'lerde geçen dizi hafif "The Goldbergs" tadında ve oldukça eğlenceli. Özellikle Elon Musk'ın da ufak bir rol aldığı 6. bölümü kesin izleyin. Bilime olan hayranlığınızın artığını hissederek bölüm sonunda bilim insanlarının dünyada başka neler yaptığını araştırken bulabilirsiniz kendinizi. Örn:
Sonra bakayım biz neler yapmışız diyerek şöyle şeylere denk gelebilir ve yeniden 20 yıl öncesine (TR, 2018) dönebilirsiniz. =)
Posta nereden başladım, nerede bitirdim, aralarda nelerden bahsettim gibi oldu ama aslında hepsi birbiriyle bağlantılı ve final bölümü giriş bölümüne referans veriyor. Kısır döngüye bağlanan postumu böylece noktalıyorum.
Sevgiler! =)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder