"Bugünü ve anı yaşa" hayat sloganımı, "jump at opportunity" hayat görüşümü ve "spontanelik efsanedir" hayat felsefemi aynı cümle içinde kullandığım muhteşem bir hafta sonu programı geçirmiş olarak, sizlere de anlatacak birkaç küçük seyahat tüyosu getirdim.
Pek sevmediğin bir şehirde yaşamanın getirdiği bir avantaj var, o da çevre illeri keşfetmek ve olabildiğince hafta sonları ve tatillerde seyahat programı ayarlayabilmek. Hele ki, yanındakiler ve karşılaştıkların müthişlerse.!
Bu felsefe ile son zamanlarda keşfettiğimiz bir şehir var ki, yaz için aslında hiç de ihtimal vermeyecek olduğunuz bir yer: İzmit/Kocaeli!
Her seferinde niye gittiğimi, dönerken de niye döndüğümü sorguladığım bir şehir oldu adeta burası.
Kocaelililer için klasik, bizim içinse yeni bir keşif diyebileceğimiz bir yer daha oldu bu seferkinde: Değirmendere...
"Bu şehre gelip de bir vapura binip karşıya geçmedik" demeyecek olduğunuz, küçük, şirin bir sahil yerleşkesi burası.
Uzunca bir vapur sefası sonrası karaya adım attığınızda ilk uğramanız gereken ve zaten sizi iner inmez karşılayacak olan yer Ümit Usta Dondurmacısı. Yalnız gittiyseniz dahi, size eşlik edecek bir lezzet olacaktır kendisi.
Uzunca bir sahil şeridinde denize ve limana nazır yürüyüş yapabilir, yol üzerinde kurulmuş sergilerden alışveriş yapabilirsiniz.
Gün batımı için ise kendinize sahilin en güzel köşesini seçerek yerleşmelisiniz. Zira, biraz sonra müthiş bir manzaraya nail olacaksınız. Eğer ki, fonunuzda da keyifli dost nağmeleri varsa, değmeyin keyfinize!
Güneşi uğurladıktan sonra ise karnınızın sesine kulak vererek sahildeki cafe ve restoranlardan birine yerleşebilirsiniz ve eğer siz de bizim kadar şanslıysanız, denize en güzel açıdan bakan bir balıkçı restoranına konumlanarak körfezin tadını çıkarabilirsiniz.
Şerefelerinizi tamamladıysanız, sıra şehre dönerek gecelerin tadını çıkarmaya gelmiş demektir!
Pek mekanlar hakkında yorum yapmayacağım geçen seferki ziyaretimi de sayacak olursak. Benim için artık bir klasik haline gelen tek bir mekan var orası da Moody Retro. İlginç bir kozmozu, başka bir enerjisi olduğuna bu sefer kesinkes inandım diyerek özet geçiyorum.!
Kocaeli'nin bir diğer mühtiş özelliği ise İstanbul'un kapı komşusu olması!
"Yarın İstanbul'a mı gitsek?" sorusunun cevabını ve kararını ertesi gün de verebilme lüksüne sahip olabilmek gibisi var mı azizim?
Sırf bu yüzden, ertesi günkü alışverişiniz ve akşam kahvenizi içmek için bile Kadıköy'e inebilirsiniz. Eğer siz de oralardaysanız, 180 derecelik Haydarpaşa ve deniz manzaralı Kafka Cafe'ye gitmelisiniz henüz keşfetmemişseniz.
Külkedisi olmadan ise evinize gelir, hafta sonu kaçamağınızın keyfi ile blogunuza dönersiniz...
Merhaba,
YanıtlaSilBen de 26 senedir Değirmendere'de oturuyorum. Keşke geldiğinizi bilseydim ve eğer uygun olsaydınız da görüşme, tanışma zamanımız olabilseydi. Bunu diye diye okudum tüm postu. Ümit Usta candır, bir de wafflecımız var; "Edificus" Oraya da gitmenizi tavsiye ederim. Olmadı beraber gidelim hatta :) Bunu demek için yazdım :)
Her zaman bekliyoruz Değirmendere'mize.
En kısa zamanda tanışmak dileğiyle.
Sevgiler,
Fulya
Aa keşke karşılaşsaymışız... O zaman waffle yeme sözünü aldım ve en kısa zamanda uygulamaya geçiriyorum planı Fulya'cım.. =)
YanıtlaSilÇok Sevgiler
Olleeyyy!!! Tamamdır :) Sabırsızlıkla bekliyorummmmmmmm :)
Sil