Değil midir? Madem yaza daha iki mevsim var, madem hava kendi keyfinde takılıyor, o halde biz de oyunun kurallarına uyar, keyfimizi alır buraya yerleşiriz. Damlaların ardından da bakmak güzel olmaz mı hem arada? Hep resmin içinde koşturmanın lüzumu yoktur belki. Herşeyi kendi akışına bırakmak, oluruna bırakmak varken, güneşin geç kalmasına inat yapmanın alemi var mı? Belki damlaları kuytu bir köşeden sessizce izlemek, resmin bütünlüğünü görmemizi, buğulu olsa da, aslında bütünde ne de güzel durduğunu farketmemizi sağlar... Belki de damlaların altında olsak dahi, ıslanmanın uzaktayken düşündüğümüzün aksine, aslında sakinlik ve huzur verdiğini açıklamış olur yağmurlar..
Kim bilir...
*Fotoğraflar alıntıdır.
0 comments:
Yorum Gönder