Selam Satürn!
Selam Merkür!
Selam tüm gölgelerinin gücü ve tutulmalarının etkileri!
Her geçen gün daha şükrettiğimiz şeylerin temel düzeye indirgendiği gündemlerle, daha da gündelik yaşamın peşine düşmeye gayret eder olduk.
Kafaya taktığımız, gerektiğinde kafa atmaya can attığımız (ben ruhen) konuları her gün daha da es geçmeye çalışarak dopamin, endorfin stoklarımızdan çaldığımız anlar olgunlaştığımızın mı göstergesi, yoksa gezegenlerin yeni mi çekim güncellemeleri bilemiyorum.
Belki de bana yeni yüklenmeye başladı olgunluk halleri, kim bilebilir?
Hiçbir kesişimim olmayan insanlarla yan yana durabilmeyi,
Asla laf anlatamadığın insanlarla sessiz geçinebilmeyi,
Bütünü göremeyenlere parça parça aktarabilmeyi,
Göz göre göre haksız ilerleyenlerin önünde durmaktansa yanından geçip gitmeyi,
Zevk alamadığım muhabbetlerde iç sesimle haberleşmeyi,
En nihayetinde doğal adalete inanarak, her uyandığın güne şükrederek akışta kalabilmeyi bir tek ben mi deneyimledim güncel zamanda, yoksa tüm hayatlar buraya mı evrildi, bu da başka bir sorum.
Ya da neyse.
Onu da çok merak etmiyor esasen güncel ben.
Bi' yazdım öyle geçerken.
Hadi ciao.
0 comments:
Yorum Gönder